Kan donduran cinayetler…
Umut Vakfı olarak; öncelikle Ankaragücü-Rizespor maçı sonrası sporda yaşanan şiddeti kınıyoruz…
Üzücü…
Topluma örnek olması gerekenler ki, spor kulüplerinin başkanları da bu konuda en önemli figür, diye düşünüyoruz…
Ama gördüğünüz gibi tam tersi yaşandı… Başkan yumruğu vurunca yanındakilerde yere düşen hakeme tekmeleri savurdu… Tribünlerdekiler de sahaya girme derdine düştü…
Yani topluma örnek olması gereken insanlar yaptıklarıyla şiddetin dalga dalga yayılmasına neden olurlar…
Bu nedenle özellikle kınıyoruz…
Umarız bir daha böyle şeyler yaşanmaz…
Şiddet; aile, akrabalar, arkadaşlar arasında, sokakta, kısacası her yerde maalesef…
Gerçekten maalesef toplumumuzda adalet duygusu, karşısındakinin haklarına saygı hemen hemen tamamen kayboldu…
Bir tek “BEN…”
Uzmanların da dediği gibi, şiddet ortamında yetişen şiddet uyguluyor… Hak, adalet duygusundan uzak yetişen, karşısındakinin hakkını gasp etmeyi marifet sanıyor…
Umut Vakfı olarak; her gün şiddet olaylarının çetelesini tutarken, irdelerken yaşanan şiddetin, cinayetlerin en az yüzde 80’inin tanıdıklar arasında yaşandığına tanık oluyoruz.
Hani eskilerin dediği gibi; “Akrabanın akrabaya yaptığını”, bir cümle de biz ekleyelim; “Arkadaşın arkadaşa yaptığını” hiç kimse yapmıyor… Kadın cinayetlerini düşünürseniz; “Eşin eşe yaptığını” da…
İnanın hemen her gün miras; toprak, mal-mülkü hakça paylaşmak istemeyen akrabalar arasında cinayetler yaşanıyor… Onlarca insan yaralanıyor, öldürülüyor…
Kısacası bu sorun kangren haline dönüşmüş durumda ülkemizde…
Keza can-ciğer-kuzu sarması arkadaşlar, para, çıkar için birbirlerine her kötülüğü yapıyorlar…
İşte bugün de; “İşyeri önünde bıçaklanan şahıs hayatını kaybetti” başlığı altında, Gaziantep’te aralarında alacak-verecek sorunu bulunan arkadaşının telefoncu Kerim Serttaş’ı (41) bıçaklayarak öldürdüğünü öğreniyoruz.
Nasıl bir arkadaşlıksa Samsun’da da bir şahıs arkadaşını sokak ortasında sırtından dört yerinden bıçaklamış…
Bunlar bugünküler… Anımsar mısınız? Kocaeli’nin Körfez İlçesi’nde 7 Kasım tarihinde ortadan kaybolan halı fabrikası sahibi Nurhan Ör’ün (55) cesedi bile bulunamamıştı, musalla taşına tabutu yerine çiçekler yerleştirilmişti…
Ailenin kayıp başvurusu üzerine polisin; üçü liseden arkadaşı olan yedi kişinin Nurhan Ör’ü döverek öldürüp, cesedi bulunamasın diye de asitle yakıp yok ettikleri, kan izleri olan otomobilini, Gebze ilçesinde boş bir arazide bulmasıyla ortaya çıkmıştı…
Bir arkadaş, cesedini asitle eritecek kadar arkadaşına para için nasıl kin duyar ki?
İnanılmaz…
Yine Aydın’dan gidip Denizli’ye yerleşen 55 yaşındaki Mehmet Akkan 3 yıldır kayıpmış… Cinayet masası dedektifleri kayıp Akkan’ın emekli maaşının 3 yıl boyunca her ay düzenli olarak Denizli’de bir banka şubesinden çekildiğini tespit ediyorlar…
Sonuç mu?
ATM görüntülerini izleyen dedektifler, Osman Ç. diye bir arkadaşının peruk ve maske takıp kadın kılığına girdikten sonra Akkan’ın maaşını çektiğini belirlediler… Çapraz sorguda, arkadaş katili suçunu itiraf etti: Para istemiş, vermeyince de başka bir arkadaşıyla plan yaparak mezar yeri kazmışlar, içki içmeye davet ettikleri Akkan’ın kafasına vurup, kazdıkları mezara canlı canlı gömmüşler…
Sözde arkadaş, öylesine acımasız ki, mezardan çıkmaya çalışan arkadaşının kafasına tekrar vurup bayıltmış, para için…
Siz siyasiler; üç gün sonra cezaevlerini boşaltmak için yine affı gündeme getirdiğinizde salacağınız katillerden biri de bilin ki bu “acımasız arkadaş katili”… Onu, siyanürle arkadaşlarını eriten katilleri ve onlar gibileri saldığınızda bu katillerin suçlarına ortak konuma düşeceğinizi sakın unutmayın… Toplumun da daha kirlenmesine neden olacağınızı…
İyi haftalar
Umut Vakfı
